Türkçe binlerce yıldır farklı coğrafyalarda yoğurulup, farklı kültürlerle harmanlanıp günümüze kadar geldi ve bugünkü halini aldı. Yıllar sonrada harmanlanmaya farklı dillerin etkisinde kalmaya devam edecek.

Teknoloji çağındaki insanoğlu, iletişimi o kadar geliştirdi ki; artık eş zamanlı olarak Dünya’nın diğer ucundaki bir kişi ile iletişim kurabiliyoruz. Hal böyle iken Dünya’da ki tüm kültürler kolayca kaynaşıyor, yeni üretilen Teknolojik ürünler Dünya’nın her köşesine ulaşıyor ve ulaştığı her yerde sahipleniliyor. Teknolojiyi üreten firma ürününe bir isim verince o isim, o kelime neredeyse her eve giriyor. Gencinden yaşlısına kadar herkesin diline dolanıyor.

Teknolojiyle birlikte daha fazla yazıp çizmeye, günümüzdeki haliyle ‘mesajlaşmaya’, ‘mailleşmeye’ başladık. Dikkatsizce kurallara uymadan yazılan cümleler, yanlış harf kullanılarak yazılan kelimeler derken artık bazı kelimeler halk arasında dilimize geçmeye başladı. Artık halk olarak dilimizi daha özenli kullanmalıyız, Türk Diline sahip çıkmalıyız. Türk Diline ne kadar sahip çıkarsak kültürümüzü, özümüzü, benliğimizi o kadar korumuş oluruz. Atatürk bu konuyla ilgili olarak ’’Ülkesini ve yükseklerdeki istiklalini korumasını bilen Türk milleti dilini de artık yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır.’’ Sözümü Friedrich Schiller’in sözüyle bitirmek istiyorum.

‘‘Dil bir ulusun aynasıdır. Bu aynaya baktığımızda orada kendimizden gerçek yankılar görürüz.’’

Paylaş