Türkiye’nin en yüksek bina yıkım projesi olacak
İSTANBUL – MTKA İnşaat Yıkım ve Enkaz Kaldırma Hizmetleri Şirketi, Türkiye’nin şu ana kadarki en yüksek bina yıkım işini aldı.
Maslak’ta yıkımı gerçekleştirilecek olan, biri 24 katlı toplam 3 binayı Orjin Group ortakları Zafer Kurşun ve Zafer Yıldırım’ın ortak olduğu Orta Gayrimenkul, Akbank’tan 95 milyon dolara satın almıştı.
Maslak’ta bulunan 3 bina daha önce Akbank operasyon merkezi olarak kullanılıyordu. Binalar, Haziran 2010’da bu merkezdeki tüm birimlerin, Gebze Şekerpınar’da hizmete giren Akbank Bankacılık Merkezi’ne taşınmasıyla boş kalmıştı.
Maslak’ta bulunan binalardan biri yerin altındaki kısmı ile birlikte 24 kattan oluşuyor. Diğer iki bina da 13’er katlı. Yıkım sebebi ise mimar hatası
MTKA İnşaat Yıkım ve Enkaz Kaldırma Hizmetleri Şirketi Genel Koordinatörü Mehmet Ali Bulut, Orjin Group’un burada yeni bir proje yapmak üzere binaları yıkıma karar verdiğini belirtti.
Mimar Hatası
Binaların yıkım sebebinin mimarı hata olduğunu ifade eden Bulut, ”24 katlı binayı Afrikalı bir mimar yapmış. Mimari hatadan dolayı binada sonradan güçlendirme yapılmış. Bu binanın yıkım sebebi otoparka araç girişinde sorun oluyormuş ve bina büyük rüzgarlarda sallanıyormuş. Binanın yıkımı İstanbul Teknik Üniversitesi’nin danışmanlığında, kontrollü bir şekilde yapılacak. Bunu kentsel dönüşüm olarak da görebiliriz” dedi.
Yıkılacak toplam alanın 48 bin metrekare olduğunu, ilk etapta bunun 33 bin metrekaresinin yıkılacağını ifade eden Bulut, binaların yerin altında kalan kısımlarının yıkılmasında, olası toprak kaybını önlemek üzere önceden zemin çalışması yapılması gerektiğini, bu çalışmalar yapıldıktan sonra binaların kalan kısımlarının da yıkılacağını anlattı.
Mehmet Ali Bulut, bu projenin Türkiye’nin en yüksek bina yıkım projesi olduğunu belirterek, ”Yıkılacak binalardan biri yerin altındaki kısmı ile birlikte 24 kattan oluşuyor. Diğer iki bina da 13’er katlı. MTKA inşaat olarak uluslararası platformlarda yüksek katlı bina yıkım işlerini aldığımız ve bu konuda gerekli tecrübeye sahip olduğumuz için bu yıkım işini üstlendik. Dubai’de daha önce 22 katlı bir bina yıkmıştık” dedi.
Binaların yıkımı için belediyeye başvurduklarını ve bir haftaya kadar yıkım izninin çıkmasını beklediklerini söyleyen Bulut, iznin çıkmasının ardından binanın yıkımına başlayacaklarını belirtti.
Bulut, şu anda 60 kişilik bir kadro ile çalıştıklarını, yıkım izninin çıkmasından sonra bu kadronun genişletileceğini, binanın yıkım işini MTKA olarak 3,5 ayda bitirmeyi planladıklarını kaydetti.
‘Bölgede iş yoğunluğu nedeniyle yıkım işini geceye ayarlamaya çalışıyoruz’
Bina çok yüksek olduğu için ”mini makineli” yıkım yöntemini kullanacaklarını ifade eden Bulut, şunları belirtti:
”Binalar 7 kata kadar bu yöntemle eksiltilecek. İTÜ’den aldığımız raporlar neticesinde binanın üzerine çıkacak mini makinelerin kapasitesini belirliyoruz. Bu da 5,5 tonla 3 ton arasında değişiyor. 2 tane 5,5 ton ağırlığındaki mini makineyi en büyük binaya çıkaracağız. Diğer 2 mini makine de orta bloka çıkacak. Bunlarla binayı 7 kata kadar düşüreceğiz. Daha sonra uzun erişimli yıkım makinesi dediğimiz profesyonel yıkım ekipmanları ile kalan 7 katın yıkımı hızlı bir şekilde sürdürülecek. Son olarak enkaz kaldırma çalışmaları başlatılarak yıkım projesi tamamlanacak.”
Yıkım projesinde iş güvenliği önlemleri için de 150 bin liralık bir bütçe ayırdıklarını söyleyen Bulut, iskeleler kurarak dışarıya herhangi bir cismin sıçramasını engelleyeceklerini, bölgede iş yoğunluğu nedeniyle yıkım işini de geceye ayarlamaya çalıştıklarını kaydetti.
‘Yıkımdan 3.500 ton hurda demir çıkmasını bekliyoruz’
Yıkımdan çok ciddi tonajda geri dönüşüm malzemeleri çıkacağına işaret eden Bulut, MTKA olarak geri dönüşüm faaliyetlerini de yaptıklarını, bununla ilgili geri dönüşüm makineleri satın aldıklarını anlattı.
Bulut, ”Burada kablo tesisi kurduk. Kabloları kurduğumuz bu tesisteki makinelerden geçirerek, bakırı bir tarafa plastiği bir tarafa ayırıyoruz. Bazı malzemeleri de talaş haline getirip eliyoruz ve bu şekilde ayrışmasını sağlıyoruz. Bu hurdalar daha sonra değerlendirilmek üzere çeşitli fabrikalara gönderiliyor. Buradaki yıkım işinden 3.500 ton hurda demir, 150 ton hurda alüminyum, 200 ton hurda kablo çıkacağını hesapladık” dedi.
Yıkımın yapılacağı alanda 3 adet yangın istasyonu, 3 adet ilk yardım istasyonu kurduklarını, şantiyedeki tüm risklerin sigorta kapsamına alındığını anlatan Bulut, projede 3 mühendis 3 teknisyen yöneticinin bulunduğunu, işçilerin yangın ve iş güvenliği konusunda eğitim gördüklerini kaydetti.
İstanbul’da kentsel dönüşüm kapsamında 1 milyon binanın yıkım işine talip olduklarını da dile getiren Bulut, bunu da yıkımdan çıkacak hurdaların geri dönüşünden elde edecekleri gelirle, bedelsiz olarak yapabileceklerini belirtti.