Tek Konulu ve Çok Konulu Bloglardan Para Kazanma

Tek Konulu ve Çok Konulu Bloglardan Para Kazanma

Genel olarak, trafik seviyesinin aynı olduğu varsayıldığında, tek bir konu blogu çok nişli bir blogdan daha fazla kazanacaktır. Bunun nedeni, tek niş blog trafiğinin daha kaliteli ve çok daha hedefli olmasıdır. Yüksek düzeyde hedeflenmiş trafikle, ziyaretçilerinizin bir reklamı tıklamaları veya bir ürün veya hizmet satın alma olasılıkları, zaten konuyla ilgilendikleri için daha yüksektir. Bu, sitenize getirdiğiniz her ziyaretçiden daha fazla satış yapacağınız ve daha fazla para kazanacağınız anlamına gelir. Başka bir deyişle, hedeflenen trafik daha iyi dönüşüm sağlar.

Örneğin, bir anne blogu yönettiğinizi ve bebek arabası satan bir şirketle ortak olduğunuzu hayal edin. Bir bağlı kuruluş olarak, sitenizde bebek arabalarının reklamını yapar ve satarsınız. Yeni bir anne bebek arabası hakkındaki makalenizi okursa, hedef kitleniz olduğu için ona bir bebek arabası satma şansınız oldukça yüksektir. 14 yaşında bir çocuk sitenize girerse, ona bebek arabası satmayacaksınız. O sizin hedef kitleniz değil. Hedeflenmeyen trafiğin değeri çok azdır.

Çok nişli blog trafiği genellikle daha az hedeflenir. Bu, daha düşük bir dönüşüm oranı ve daha düşük kazanç ile sonuçlanır. Örneğin, fotoğrafçılık ve balıkçılık hakkında bir blog yazdığınızı ve her nişin trafiğinizin yarısını aldığını hayal edin. Kenar çubuğunuzda bir olta makarası reklamınız varsa, ziyaretçilerinizin yalnızca yarısı potansiyel alıcıdır.

Hedeflenen trafik o kadar önemlidir ki, çok nişli bir blogdan daha az trafikle tek konulu bir blogdan daha fazla kazanabilirsiniz. Örneğin, balıkçılıkla ilgili tek bir konu blogunuz ayda 10.000 ziyaretçi alıyor ve 100 olta makarası satışı yaparak size 5000₺ kazandırıyor. Belki balıkçılık ve fotoğrafçılıkla ilgili çok niş bir blog ayda 15.000 ziyaretçi alabilir, ancak yalnızca 70 olta makarası satışı yapabilir ve 3500₺ kazanabilir. Çok nişli blog %50 daha fazla ziyaretçi alsa da, trafik daha az hedeflendiği için daha az para kazandırıyor.

Bazı durumlarda, tek bir konu blogundan para kazanmak, çok nişli bir blogdan daha kolaydır. Bunun nedeni, bağlı kuruluş programlarına katılmanın ve reklam alanı satmanın daha kolay olabilmesidir. Reklamını yaptığınız veya satışını yaptığınız şirketler, hedeflenen trafiğin kendileri için daha yüksek bir yatırım getirisine sahip olacağını bilir. Tek bir niş veya çok niş blogda reklam verme arasında seçim yapmaları durumunda, her şey eşitse muhtemelen daha hedefli tek niş blogda reklam vermeyi seçeceklerdir. Bu, sizi daha büyük bloglarla daha rekabetçi hale getirebilir.

Aldığınız trafik miktarı da gelirinizde büyük rol oynar. Açıkçası, içeriğinize bakan daha fazla insan varsa, satış yapma şansınız daha yüksektir. Tek konu ve çok niş bloglar arasında, birinin diğerinden daha fazla trafik alması gerekmez. Trafik daha çok içeriğinizin kalitesine, niş(ler)inize, SEO’ya, pazarlama stratejinize vb. bağlıdır.

Niş(ler), blogunuzdan potansiyel olarak ne kadar kazanabileceğiniz konusunda da önemli bir rol oynar. 10.000 görüntüleme ile bazı nişler yalnızca birkaç lira kazanırken diğerleri binlerce kazanabilir. Bir niş üzerine yerleşmeden önce biraz araştırma yapmakta fayda var. Yazmaya başlamadan önce her potansiyel niş için reklam tekliflerini inceleyin. En karlı nişlerden bazıları finans, yemek, çevrimiçi para kazanma, moda ve seyahattir.

Blog Gelirini İzleme: BGBG ve Dönüşüm Oranı

Bir blogdan para kazanma söz konusu olduğunda, bunu yapmanın iki ana yolu vardır. Reklam yayınlayabilir veya bir ürün veya hizmet satabilirsiniz. Satış ortağı olarak kendi ürününüzü veya hizmetinizi satabilir veya başkası için satabilirsiniz.

Bloglardaki reklam geliri genellikle BGBG (bin gösterim başına gelir) olarak ölçülür. Bu, 1000 ziyaretçi başına kazandığınız para miktarıdır. BGBG, niş(ler)inize, trafiğinizin ne kadar hedeflendiğine ve hangi reklam ağını kullandığınıza bağlıdır. Bazı nişler 1000 ziyaretçi başına yalnızca 3-5 kuruş kazanırken, diğerleri yüzlerce lira kazanabilir. Daha fazla hedeflenen trafik, daha fazla kişi reklamları tıklayacağı için daha yüksek bir BGBG kazanır. Bununla birlikte, bir tür ajans aracılığıyla reklam yayınlıyorsanız, bunlar çoğunlukla kişiselleştirilir, böylece her ziyaretçi kendilerine hitap edebilecek reklamları görür. Adsense reklamları yayınlıyorsanız, iyi bir BGBG 3-4₺ olacaktır. Bazı premium reklam ağlarında, BGBG’niz 20 – 40 lira aralığında olabilir.

Bağlı kuruluş geliri genellikle bir dönüşüm oranı ile ölçülür. Bu, satın alma yapan ziyaretçilerin yüzdesidir. Doğrudan bir şey satarsanız, ürününüzü kaç kişinin satın aldığını izlemek için aynı metriği kullanabilirsiniz. Dönüşüm oranı aynı zamanda nişe ve trafiğin ne kadar hedeflendiğine de bağlıdır. Bazı nişler için %1’lik bir dönüşüm oranı mükemmeldir ve diğerleri için %10’luk bir dönüşüm oranı elde edilebilir. Daha fazla hedeflenen trafik, daha yüksek bir dönüşüm oranı sağlar. Bağlı kuruluş pazarlaması için %2 – 5, ortalama dönüşüm oranı olarak kabul edilir.

Tek konulu bloglar, çok nişli bloglardan neredeyse her zaman daha yüksek bir BGBG ve dönüşüm oranına sahiptir. Bu, ziyaretçi başına daha fazla para kazanabileceğiniz anlamına gelir. Örneğin, tek konu blogunuz ziyaretçi başına 50 kuruş kazanıyorsa ve ayda 25.000 ziyaretçi alıyorsanız, 1250 lira kazanırsınız. Çok nişli blogunuz ziyaretçi başına 2 kuruş kazanıyorsa ve ayda 25.000 ziyaretçi alıyorsanız, yalnızca 500 lira kazanırsınız.

Blog Yazmanın Diğer Yüzü

Blog yazmak bir eziyettir. Başarıyı bulmak için, nişiniz hakkında yüz binlerce kelime yazmak için binlerce saat harcayacaksınız. Ayrıca araştırma yapmak ve nişinizi derinlemesine tanımak için önemli miktarda zaman harcamanız gerekecek. Tahmin edebileceğiniz gibi, konunuz hakkında tutkulu değilseniz yazacağınız her kelime çekeceğiniz çileyi katlayarak artıracaktır.

Bu, tek konu bloglama ile ilgili önemli bir sorundur. Sürekli aynı şeyi yazmakla meşgulsünüz. Konunuza olan ilginizi kaybederseniz, yanarsınız ve bırakırsınız. Özellikle fazla trafik veya para kazanmıyorsanız. İnternette milyonlarca terk edilmiş blog var. Blogcuların çoğu 3 – 6 ay sonra bırakıyor. Gerçek şu ki, blogcuların sadece %5’i herhangi bir şekilde başarıya ulaşabiliyor. Çoğu asla 100 lira bile kazanmaz. Erkenden usanma, birçok blog yazarının başarılı olmasını engelleyen gerçek bir sorundur.

Çok nişli blog yazmanın büyük bir yararı, tükenme olasılığınızın çok daha düşük olmasıdır. Bir konudan sıkıldığınızda veya yazar blokajına uğradığınızda başka bir konuda yazabilirsiniz. Bir konuya olan ilginizi kaybederseniz, onu terk edebilir ve başka bir niş seçebilirsiniz. Yeni bir ilgi alanı keşfederseniz, bunun hakkında yazmaya başlayabilirsiniz. Bu sayede asla sıkılmaz ve canınız yanmaz.

İlgi alanlarımız da zamanla değişir. Örneğin, sadece seyahatle ilgili makaleler yazan bir yazar düşünün. Yazar bir süre seyahat etmeyi bırakırsa bu sıkıcı olmaya başlar. Yazarın seyahat etmeyi bırakınca bisiklet sürmeye başladığını hayal edin. Çok nişli bir blogda bu konu hakkında blog yazmaya devam edebilir. Bu, yazarın bloguna yeni bir hayat katar ve yazmaya devam etmek için ona ilham verebilir.

Hayatınız da yıllar içinde değişir. Örneğin, belki üniversite hayatı hakkında bir blog yazmaya başlarsınız. Mezun olduktan sonra, artık üniversitede olmadığınız için blogunuz alakasız hale gelecektir. Bu noktada, blogunuza olan ilginizi kaybedebilirsiniz. Çok niş bir blog yazarsanız, yeni bir ilgi alanına dönebilirsiniz. Bunun önemli bir nokta olduğunu düşünüyorum çünkü blogların büyük çoğunluğu başarısız. Yeterince iyi olmadıkları için değil. Bunun yerine, insanlar bloglarına başladıktan sonra yıllarca hiç para kazanamayacaklarını anladıktan sonra tükendikleri için. Bazı yazarlar bir konu hakkında yazmaya takılıp kaldığında o blogu devam ettirmesi imkansız hale gelebilir. Çok çeşitli konuları ele alan bir yazar için bu bir pes etme aşaması olarak sayılmayabilir.

Rate this post

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bunlar da hoşunuza gidebilir...